Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 218 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
 %  40
Siverek Kokulu Bizim Hikayeler
Bu şehri yazmak insanı başka bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolculukta Pers, Med, Babil, Akad, Sümer, Asur, Selçuklu, Osmanlı gibi büyük medeniyetler eşlik ediyor ve rehberiniz olup sizi dünyaya salıyorlar. Konu, hayatınızın mayalandığı şehriniz olunca, kaleminiz yer yer sizi takmıyor ve kafasına göre akıp gidiyor… Tarihin yarısı kadar yaşlı, hazan ruhlu Siverek’te yaşam; kan, ter ve gözyaşı ile iç içe olmuştur hep. Bu olgu Siverek’te insanı erkenden olgunlaştırır. Siverek, bazen kuçe çıkmaz dar bir sokak, baz
120 TL. 200 TL.
 %  40
Son Vapur
Mustafa’nın kucağından mevtayı alan görevlinin Ayşe’nin cesedini denize atması saniyeler sürdü. Baba ve oğlunun göz bebekleri âdeta yerinden fırladı, nefesleri kesildi. “Ne yaptın? Ne yaptın sen?” diye çıkıştılar görevliye. Şaşkındılar, en sevdikleri varlıkları denizin karanlık ve hırçın sularına gömülmüştü. Her ikisinin de dizlerinin bağı çözüldü, derin bir boşluğa düşercesine yığıldılar ıslak zemine. Sen söyle baba, inancımız adına bu yola düşmek doğru mu? İnanç adına ayrıştırılan bunca insanın vebalini k
120 TL. 200 TL.
 %  40
Anne Beni Neden İttin
Zaman hızlı akıyor, hızlıca insan yutuyordu. Savaş tacirleri de zaman gibi hızlıydı, amansızca çıkarları peşinde koşturuyorlardı. Her şey vatan içindi. Vatandan payı olmayan mülksüz ve kimsesizler canhıraş bir şekilde vatan için savaşıyorlardı. Vatan bu! Büyük laf. Her şey o kadar hızlıydı ki, yazarlar, sanatçılar savaşın puştluklarına yetişemiyorlardı ve yazamıyorlardı. Ahlak, sıkılan kurşunlarla delik deşik olmuştu... Auschwitz, Theresienstadt birçok ailenin soyağacını kurutmuş, yaşayanlar içinde de derin
90 TL. 150 TL.
 %  40
Yemişveren Felaketi
“İnsan çok sürmeden kendini yeni bir sınırda bulacak. Aşılacak yeni bir surun dibine kadar genişletecek uygarlığını.” “Çünkü cennet bahçemizin duvarları yıkıldı, yıkılmakta. Artık bize o sınırlar yetmiyor.” “Yıkımla beraber dışarıda kalan bütün yırtıcı hayvanlar, gecenin çocukları içeriye girdi. Artık yeni bir iletişim var.” “Onlardan öğreneceğimiz o kadar çok şey var ki!” “Bu bilgi transferi bizi allak bullak ediyor. Bu çok doğru! Ama felaket ve krizler olmadan gelişmeler de olmuyor.” “Bize bilmediğimiz, b
120 TL. 200 TL.
 %  40
Rastlantının Böylesi
“Rastlantıya neden olan şey, hesapta olmayan olaylardır.” Aniden irkildiğimi hatırlıyorum. Rastlantı sözcüğü, bu gizemli kadının ağzından bir kehanet haberi gibi gelmişti bana. Dönüp onun yüzüne baktım inceleyen bir bakışla. Yüzünde mutsuz bir ifade vardı. Ben ‘Seninle rastlaşmamızda hesapta olmayan nedir acaba?’ diye düşünürken dönüp bana baktı; temiz ve güzel yüzünü donuk bir beyazlığın gölgelediğini gördüm. Derin bir üzüntü, gözlerinde yardım isteyen bir ifade sanki...
108 TL. 180 TL.
 %  40
Adı Fümya (Saniye Abla)
Yıl 1920-21’ler… Samsun-Bafra’dan Amasya’ya, oradan Tokat, Sivas, Malatya, Dersim (Tunceli), Bingöl, Muş, Bitlis, Van, Diyarbakır ve Siverek’e uzanan (Fümya) Saniye ablanın acılar içinde geçen duygu yüklü hikâyesini okuyacaksınız. Yaşanmış bu gerçek hikâyede anlatılanlarla yüzleşmek, anlatılanların üzerinde durmak ve tartışmak gerekiyor. Çünkü yeni acı öykülerin yazılmaması ancak ve ancak geçmişteki acı öyküleri anlatıp onlarla yüzleşerek ve insanlara o acıları yaşatanlardan hesap sorarak mümkündür.
84 TL. 140 TL.
 %  40
Toprak Duman ve Kedi
Fakat zaman incelikli bir katil idi... Güler Kalem
72 TL. 120 TL.
 %  40
Leyla
Yıldız’ın tekmeleriyle kendime geldim. Elimi karnımın üzerinde sağa sola hareket ettirerek onu okşamaya başladım. Gözyaşlarım alabildiğine akıyordu. “Canım kızım, bu hareketlerin geçmiştekilerden oldukça farklı. Neden bu telaş, yoksa nail mi oldu sana? Korkma kızım, ölümden başka hiçbir kuvvet ayıramaz seni benden. Kader de uğruna ölmek varsa da olsun, mükafat olur benim için. Seni yaşatmak adına feda edeceğim canımı.” Yaşanmışlıklardan esinlenerek ve hayali karakterle gerçekler ile kurgusal gücün harmanlan
120 TL. 200 TL.
 %  40
Umudun Tükendiği Zamanlar ;(Abraham H. Hartunian’ın Ermeni Soykırımı Anısı)
Osmanlı hükümetinin İmparatorluk sınırları dahilindeki Ermeni azınlığı yok etmek için 1895’te başlattığı kasıtlı, acımasız ve örgütlü seferberlik, 1915’te zirveye ulaştıktan sonra da yaklaşık 7 yıl daha sürmüş ve neredeyse 2 milyon ölümle sonuçlanmıştır. İşte o yıllara tanık olmuş bir din adamı olan Abraham Hartunian’ın anıları, bir zamanların gururlu ve çalışkan Ermeni halkının nasıl parçalanmış kalıntılara indirgendiği süreci anlatıyor. Aslında Hartunian anılarını öfkeyle harmanlanmış bir intikam arzusu y
90 TL. 150 TL.
 %  40
Umutlarım Hep Var
Nezahat Yeniçeri Bitlis’te dünyaya geldi. Zonguldak Öğretmen Okulu’ndan mezun oldu. Son olarak Eskişehir Anadolu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Edebiyat Bölümü’nden mezun oldu. Severek yaptığı öğretmenlik mesleğini yıllarca sürdürüp emekli oldu. Marmara Sanat Akademisi’nde senaryo yazarlığı ve seslendirme eğitimi, Bahçeşehir Üniversitesi’nde drama eğitimi, Ayla Algan İstanbul Drama Sanat Akademisi’nde oyunculuk eğitimi, Anka Koçluk’ta yaşam koçluğu ve öğrenci koçluğu eğitimi aldı.
48 TL. 80 TL.
 %  40
Alkışın Rüzgârı
“Ağırlığı olmayan yüktür sevgi Kendi gölgesinde serinler kimi insan Kimine dar gelir gökyüzü mavisi Şiir ki tüm bunların ötesinde bir yerde Nal döktürür düş atlarına her gece Bir de kaçış hızı olsaydı ölümden” … “Gündüz olsa, olmasa hiçbir şey Gözlerini kısıp oynarsın güneşe karşı Renklerine ayrılır kirpiklerden sızan ışık Yan yana akan durgun ırmaklar gibi Dökülür içine şiir olur Yansır bir güzelin yüzünden Sonra sevda olur, hayal olur, söz olur”
60 TL. 100 TL.
 %  40
Şiirin Dolaylarında
Öyleyse ne tür bir anlam kesinlenebilir şiirde, kesinlenen her anlam olası başka anlamların yıkıcı tehdidi altındayken? … Şiir her koşulda anlatamadığıyla var oluyorsa susan kişi olmalıdır şair. Herkes olabilendir o; çünkü, şiir bir ben inşa etme aracı değil, her türlü ben olanağını aşan ve insan olmanın tüm hallerini olumlayan bir deneyimdir. Çünkü insan olmak daima bir olasılıktır, gerçeğe dönüşmekte direndiği yerde başka olasılıkların varlığını yadsımak zorunda olan bir olasılık. Kişilik ya da ben, insan
60 TL. 100 TL.
 %  40
Varoluşun Absürt Manzaraları
İnsanlar neden din insanına ihtiyaç duyar, daha doğrusu neden dine ihtiyaç duyar? Gerçekten tam olarak işlevleri ne? İnsanlar Yaradan’a inanmak, onunla iletişime geçmek için başka bir insana mı başvuruyor? Bu saçmalığa nasıl inanabiliyorlar? Bu insanlar neden bu kadar anlaşılmaz, karmaşık, neden aklımda bu kadar çok soru var? Kafayı yemeden daha fazla insanlaşmadan işimin başına dönmeliyim. Umarım şu bilim insanları bir an önce çözüm bulur ve beni bu dertten kurtarırlar. Aslında aklımdaki soruları insanlara
60 TL. 100 TL.
 %  40
Z Kuşağıyım Öyleyse Varım
Çünkü ‘bilinmeyen’, insanın en büyük korkusu, ‘anlaşılamayan’ da insanın en büyük imkânsızıdır. Her şeyi kazanmak için, önce her şeyi kaybetmek gerekir. Z kuşağı, insanların insan gibi yaşadığı, ezilip ayrışmadığı, kulun kula diz çökmediği düzenleri var etmek, bilime, eşitliğe ve kendi olabilme özgürlüğüne ulaşmak için dünya tarihine göz gezdirmelidir.
60 TL. 100 TL.
 %  40
Tekrar Buluşuncaya Kadar
“Sizin hiç babanız öldü mü?” diye sorar bir şiirinde Cemal Süreya. Tülay Pırlant’ın ‘Tekrar Buluşuncaya Kadar’ kitabı bize bu dizenin diğer kutbundan bakmamızı sağlayacak bir dünya sunuyor. Dahası, kurmaca da değil bu dünya. Gerçeğinde ötesinde bir gerçek. Acı eşiğinin aşıldığı; kalbin beşerî bütün vasıflarından arındığı, Yaradan’a yöneldiği, bütün zamanları tek bir anın derinliğine sığdırdığı ve her iki dünyaya da bu ‘sığmışlığın-sığınmışlığın’ merkezinden baktığı bir hâl içinde doğuyor kelimeler Tülay Pır
60 TL. 100 TL.
 %  40
Yağmur'la Giden
“Yaşamı boyunca asla kendisi için bir şey yapmamıştı. Hep başkalarının istekleri, yönlendirmeleri veya direktifleriyle hareket etmek durumunda kalmıştı. Zaten büyüklerine karşı ne itiraz edebilecek bir yapısı ne de gücü vardı. Cehalettin, yokluğun, yoksunluğun ve de iletişimsizliğin kol gezdiği, ilkelliğin zirvesindeki bu dağ başında insandan aksi bir durum beklemek saflık yerine şaşırtıcı olurdu. Bu işler bir nevi alın yazısı, değişmez kaderiydi sahipsiz gençlerin… Ne sevgiden murat alabilmişti ne de şefka
48 TL. 80 TL.
 %  40
Kara Kışın Tam Ortası
Pencereden dışarıyı seyrediyorum, her yer yeşilden kahverengiye dönmüş, aşırı sıcaklardan bunalan meyveler kendi kendilerini yiyip bitirmiş, buruşmaya yüz tutmuş. Gökyüzündeki kuşlar yavaştan bir hazırlık içinde, göç zamanları yaklaştı. Arka bahçedeki ağaçların meyve vermesine daha var. Dünyanın döngüsünü anlayabiliyorum ama ya insanlar? Her şey kendini şu elma, armut kadar açıkça belli etse, elmanın günahla armudun anaçlıkla ilişkilendirildiği gibi insanlar da bir şeylerle ilişkilendirilebilse dünya daha y
60 TL. 100 TL.
 %  40
Bir Egeli İle Bir Marksist
Çok ama çok özledim sizleri… DENİZ’le şakalaşmayı, boğuşmayı… HÜSEYİN’in tunç abide gibi hiç kıpırdamadan oturmasını, elindeki çakmağı evire çevire dizine vurmasını, YUSUF’un sedirin üzerinde uyumasını, Hüseyin’in Yusuf’u göstererek, “Siz gittikten beri işte böyle uyuyor,” demesini hiç unutmadım.
120 TL. 200 TL.
 %  40
Bir Kara’nın Peşinde; (Merzifon Karası’nın Hikayesi)
Tayyar Öztürk, Londra’da başlayan Merzifon’da temellenen ve oradan İtalya Trento’da anlamını bulan Merzifon Karası üzümünün ve onun nefis şarabının öyküsünü anlatıyor bu kitapta. Yıllar sonra Anadolu’da, sanki bir ikinci ‘Suyu Arayan Adam’ hikâyesi yineleniyor. Bunca zaman sonra Anadolu’nun yok olan bağlarından süzülen hikâye, Sarıköy’deki mütevazi mahzende demlenmeye yatırılıyor. Burada keyfince dinlenip demlenen Hayyam’ın ‘gül renkli şarapları’ ülkenin dört bir yanında kadehler ve şişelerde parıldıy
120 TL. 200 TL.
Toplam 218 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1